Sözleşme, en az iki taraf arasında bir hukuki sonuç doğurmaya yönelik irade açıklamalarından meydana gelen hukuki bir işlem olup sözleşme taraflarına bazı hak ve yükümlülükler getirmektedir. Sözleşmenin bir tarafı, sözleşme konusu edimini sözleşme ile düzenlendiği şekliyle ifa etme borcu altına girerken, sözleşmenin diğer tarafı bu borcun alacaklısı konumundadır. Alacaklı ve borçlu sayıları birden fazla olabilir. Sözleşmenin geçerliliği için aranan öncelikli şart taraf iradelerinin uyuşmasıdır. Sözleşmeye taraf olanlar iradeleri uyuştuğu taktirde istedikleri şeklide sözleşme düzenleyebilirler ancak bu sözleşmenin kişilik haklarına, ahlaka ve hukuk kurallarına aykırı olmaması gerekir. Aksi halde sözleşme geçersiz olacaktır.
Sözleşmeler, yaygın olarak bilindiğinin aksine yalnızca iş dünyasında değil, günlük yaşantımızda da karşımıza çıkmaktadır. Öyle ki marketten satın alınan herhangi bir ürün için bile bir sözleşme kurulmaktadır. Bu durumda market, ürünü teslim borçlusu ve ürün ücretinin alacaklısı; ürün satın alan ise ücret ödeme borçlusu ve ürünün teslim alacaklısı konumundadır. Bu sözleşme şekil itibariyle yazılı olmayan ancak sözleşme taraflarının iradelerinin uyuşması sebebiyle geçerli bir sözleşmedir.
Sözleşmelere ilişkin bir kanun olmaması yanında, sözleşmelere ilişkin hükümler birçok kanunda dağınık olarak bulunmaktadır. Özellikle, Türk Medeni Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, İş Kanunu ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da özel olarak sözleşme türlerine ve bunlara ilişkin kurallara yer verilmektedir. Bu hükümler çerçevesinde, kanunlara uygun sözleşmeler kurularak sözleşme taraflarının hak ve menfaatleri korunabilir. Öyle ki sözleşmenin geçersizliği, feshi, iptali, sözleşmede kararlaştırılan her türden edimin ifa edilmemesi halinde başvurulacak yollar, sözleşme hükümlerine aykırılık halinde doğacak zararların tazmini gibi konular sözleşme ile incelikle düzenlenmezse birçok hak kayıpları ortaya çıkabilecektir.
Günümüzde sıkça rastlanan ve herkesin bir şekilde tarafı olduğu kira, satış, ödünç, evlilik, evlat edinme, miras, kredi, garanti, rehin, ipotek, iş, hizmet, ortaklık, eser, miras, sigorta, ölünceye kadar bakma ve bağışlama sözleşmelerinin yanında birtakım özel sözleşmeler de bulunmaktadır. Her sözleşme tipinin farklı bir özel hükmü bulunması sebebiyle sözleşmeler incelikle hazırlanmalı, herhangi bir boşluk bırakmamaya dikkat edilmeli ve sözleşmeler imzalanmadan önce dikkatle okunarak hangi haklara sahip olunarak hangi yükümlülükler altına girildiği iyi anlaşılmalıdır.
Acar Partners Hukuk ve Danışmanlık olarak müvekkillerimize bu kapsamda verdiğimiz başlıca hizmetlerimiz;
- ➔ Uygun düzenlemeler çerçevesinde sözleşmelerin hazırlanması,
- ➔ Sözleşmeden kaynaklı maddi ve manevi tazminat taleplerinin karşılanması için danışmanlık ve davalar,
- ➔ Sözleşmelerin iptali, sözleşmeden dönme, tarafların sorumlulukları, temerrüde düşme, alacağın temliki konularında hukuki danışmanlık,
- ➔ Kanunlarda düzenlenmiş tip sözleşmeler ( Alım-satım, trampa, ödünç, rehin, kira, ariyet, iş vb.) ve kanunlarda düzenleme bulunmayan atipik (factoring, franchising vb.) her tür sözleşme hakkında hukuki danışmanlık,
- ➔ Güncel düzenlemelerin takibi ile sözleşmelerin yenilenmesi için müvekkillere devamlı surette bilgilendirme sağlanması ve sürecin yürütülmesi.